Modern savaşın evrimleşen seyrinde, dronlar, esnek konuşlanma, yüksek manevra kabiliyeti ve yüksek riskli görevleri yerine getirme gibi benzersiz avantajları sayesinde savaş alanında kilit bir güç haline geldi. Rusya-Ukrayna çatışmasının dumanından, Orta Doğu'daki Suriye ve Suudi Arabistan gibi sıcak noktalardaki gergin durumlara kadar, dronlar her yerde. Yaygın uygulamaları, geleneksel savaşın düzenini derinden değiştirdi.
Rusya-Ukrayna çatışması, dronlar için bir "pratik test alanı" olarak adlandırılabilir. Her iki taraf da keşif, gözetleme ve saldırı gibi görevleri yerine getirmek için yaygın olarak dronları kullandı. Ukrayna ordusu, Rus askeri mevzilerini ve ekipmanlarını keşfetmek için sıklıkla küçük dronlar kullanıyor ve sonraki hassas saldırılar için istihbarat desteği sağlıyor. Öte yandan, Rus ordusu, operasyonel etkinliği artırmak için yangın yönlendirmesi ve savaş alanı değerlendirmesi için dronları kullanıyor. Dronlar ayrıca, düşman personeli ve ekipmanı için ciddi bir tehdit oluşturan intihar saldırısı görevlerini gerçekleştirmek için de çatışmada kullanıldı.
Şu anda popüler olan fiber optik dronlar için, lazerlerin benzersiz özellikleri, onları drone karşıtı operasyonlarda önemli avantajlar göstermelerini sağladı. İlk olarak, yüksek enerji yoğunluğu, lazerlerin önemli özelliklerinden biridir. Bir lazer ışını, anında son derece küçük bir alanda büyük miktarda enerji yoğunlaştırabilir. Lazer ışını bir drone'u ışınladığında, motor, elektronik ekipman ve yapısal malzemeler gibi drone'un temel bileşenlerinin kısa sürede büyük miktarda enerji emmesini sağlayabilir, bu da sıcaklığın keskin bir şekilde yükselmesine ve böylece bileşenlerin hasar görmesine veya arızalanmasına neden olur. Deneysel veriler, lazer güç yoğunluğu 10⁵ - 10⁶W/cm²'ye ulaştığında, dronun metal parçalarının yüzeyini birkaç saniye içinde eritebildiğini ve yapısal bütünlüğünü bozduğunu göstermektedir.
İkincisi, lazerler ışık hızında yayılır, bu da lazer drone karşıtı sistemlerin neredeyse gerçek zamanlı bir tepki hızına sahip olmasını sağlar. Yüksek hızlı uçan bir drone ile karşı karşıya kalındığında, lazer silahları hızla lazer ışınları yayabilir. Geleneksel silahlardan farklı olarak, kurşun ve uçuş süresini dikkate almaya gerek yoktur, bu da yakalama doğruluğunu ve zamanlılığını büyük ölçüde artırır. Örneğin, bir drone 200 km/s hızla uçarken, lazer ışınının yayılmasından hedefe çarpmasına kadar geçen süre neredeyse ihmal edilebilir düzeydedir. Buna karşılık, geleneksel füzelerin birkaç saniyelik uçuş süresine ihtiyacı vardır, bu süre zarfında drone uçuş yörüngesini değiştirmiş olabilir ve bu da yakalamayı zorlaştırır.
Ek olarak, lazerlerin yüksek yönlülüğü, lazer ışınının hedefe doğru bir şekilde yönelmesini sağlar, dronlara karşı hassas vuruşlar elde eder ve çevredeki ortama verilen hasarı azaltır. Şehirler gibi yoğun nüfuslu alanlarda, lazer drone karşıtı sistemler, çevredeki personel ve tesislerin güvenliğini tehlikeye atmadan istila eden dronları etkili bir şekilde yakalayabilir.